Yaşam

Tarihi minarenin kayıp yazıları ‘bisküvi’ içinde bulundu

Sivas’taki tarihi minarenin kayıp yazıları ‘bisküvi’ içinde bulundu. Selçuklu Devleti döneminde 1196-1197 yılları arasında yapılan Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı tarihi Ulu Cami’nin minaresi eğriliği ile biliniyor.

Yıllardır eğimine rağmen ayakta duran minarenin yüzey süslemeleri dökülünce onarılmasına karar verildi.

Ancak minarenin ilk yapıldığı dönemde şerefenin alt, orta kuşak ve alt ana bölümlerinde yer alan dönemin ustaları tarafından ‘kufi’ tekniği ile yazılan kitabelerin bir kısmının tamamen, bir kısmının ise kısmen döküldüğü tespit edilmiştir.

Bu yazmaların orijinal hallerini belirlemek için titiz bir çalışma başlatıldı. Dökülen yazıların altındaki ‘bisküvi’ adı verilen havanlar incelendi.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Ali Toy ve Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Öğretim Üyesi Prof.

Böylece minarenin onarım süreci için kritik bir aşama tamamlanmış oldu. Minaredeki onarım çalışmalarının yakında başlayacağı açıklandı.

“YOKSA BÜYÜK BİR EKSİK”

Vakıflar Sivas Bölge Müdürü Cemal Karaca, çok değerli bir çalışmanın tamamlandığını belirtti. “Aslında bu güzel bir haber. Bazen tarihi yapıların veya bu temel eserlerin canlandığı noktada başımıza ne geleceğini bilemeyiz. Başlangıçta minare üzerinde bulunan ve kaybolmak üzere olan atalarımızın yaptığı kufi yazılara rastladık. Bu harika bir bulgu. Eksik olan kısımlar hem orta nesil kısımlar hem de alt kaidede her biri o dönemde yazılmış Selçuklu kufi dediğimiz üslupla yazılmış yazılar. Dolayısıyla bu yazıları görür görmez hemen kullanıyorum. Yine teknik açıdan üst kısımda kaybolanları bulmak için alttaki ‘bisküvi’ dediğimiz havanlardan başlayarak, “Bu yazıların gerçekliğini çok değerli iki hocamızla birlikte ortaya çıkardık. Tanrıya şükrediyorum. Bu minare her halükarda yapılır ve düzeltilir. Ancak bu yazıların bulunmaması büyük kayıp ve kayıp olur. Bugün mutluluğum kat kat arttı.”söz konusu.

Minarenin 3 farklı noktasındaki kitabelerin tamamının aslına uygun şekilde değiştirileceğini belirten Karaca, “İnşallah şu anda o yazılar heyetimiz ile görüşülüyor. Kazanma noktasında onarım çalışmaları başlar başlamaz, önce o yazıları kurtaracağız. Minarenin fazilet kısmında Arapça ‘Mal Allah’ındır’, orta kuşakta ise ‘Allah’tan başka ilah yoktur.’ kûfi tekniği kullanılmıştır. İlimizde hattat Cafer Kelkit ile başlattığımız çalışma ile yolumuza devam etmekteyiz”O konuştu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu